Pat McGrew, baskıda kişiselleştirmenin sadece tek seferlik etkileşimler değil, nasıl uzun vadeli etkileşim sağladığını paylaşıyor. Minimum veri kullanarak posta ve tabela gibi formatlarda kişiye özel kampanyalar sadakati artırabilir. Şeffaflık ve onay gerektiren GDPR uyumluluğu kilit önem taşıyor. Başarı hikayeleri kişiselleştirmenin gücünü göstererek onu hayati bir rekabet avantajı haline getiriyor.
Günümüzün rekabetçi ortamında öne çıkmak, yüksek kaliteli üretim ve göz alıcı tasarımlardan daha fazlasını gerektiriyor. Alaka düzeyi, etkileşim ve müşterilerin neye değer verdiğinin derinlemesine anlaşılmasını gerektirir. Ve tüm müşteriler aynı şeylere değer vermez! İşte bu noktada kişiselleştirme ve özelleştirme devreye giriyor. Ancak birçok Avrupalı matbaacı ve marka için kişiselleştirme göz korkutucu gelebilir. Tasarlaması ve uygulaması çok mu karmaşık? Altyapıyı kurmak çok mu maliyetli? GDPR düzenlemelerine uymak ne kadar zor? Müşterilerim bunun için para ödeyecek mi?
Gerçek şu ki, kişiselleştirme zor değildir ve GDPR kurallarını ihlal etmek zorunda da değildir. Sadece birkaç özenle seçilmiş veri noktası ve bir tutam yaratıcılıkla, zaman içinde gelişen kişiselleştirilmiş kampanyaları saygılı bir şekilde başlatabilir ve müşterileri yıllarca bağlı tutan uzun kuyruklu bir etkileşim deneyimi yaratabilirsiniz. İster doğrudan posta, ister gazete, ambalaj veya tabela sektöründe olun, kişiselleştirme yeni gelir kapıları açabilir ve müşterileriniz için bir baskı hizmeti sağlayıcısı olarak değerinizi pekiştirebilir.
Ve başarılı kişiselleştirme kampanyalarının gerçek dünyadan örnekleri var!
Kişiselleştirme Neden Uzun Vadeli Bir Fırsattır?
Baskı dünyasında kişiselleştirme tek seferlik bir olay değil, bir yolculuktur. Kişiselleştirilmiş bir kampanya tek bir temas noktasıyla başlayabilir ve zaman içinde gelişen bir dizi sürekli, ilgili iletişime dönüşebilir. Ve bu temas noktaları posta kutusunda, ürün ambalajının bir parçası olarak veya tabelalarda somutlaştırılmış olabilir. Kişiselleştirme her zaman bir isim değildir; bazen kavramsaldır!
İşte bu noktada “uzun kuyruklu etkileşim” fikri faydalı olmaktadır. Markalar, statik bir mesaj (nasıl iletilirse iletilsin) ve en iyisini ummak yerine, sadakat oluşturan ve tekrar iş yapılmasını sağlayan bir dizi özel etkileşim kullanarak müşterileriyle bağlantıda kalabilir.
Şöyle çalışıyor:
- Aşama 1: İlk Etkileşim
Yolculuk, ister kişiselleştirilmiş bir doğrudan posta parçası, ister özel bir gazete eki veya QR koduyla tetiklenen bir tabela deneyimi olsun, hedeflenen bir iletişimle başlar. Amaç dikkat çekmek ve alıcıyı bir yolculuğa davet etmektir. - Aşama 2: Takip ve Pekiştirme
Dikkatlerini çektikten sonra, takip iletişimleri orijinal mesajın üzerine inşa edilir. Bu, takip tekliflerini, sezonluk promosyonları veya geçmiş davranışlarla ilgili içeriği içerebilir. Yine, bir kişiye veya demografik bir profile yönelik olabilir! Her temas noktası profili geliştirerek gelecekteki etkileşimleri daha da alakalı hale getirir. - Aşama 3: Sadakat ve Genişleme
Zamanla kişiselleştirilmiş etkileşimler ilişkiyi derinleştirir ve ara sıra gelen müşterileri sadık savunuculara dönüştürür. Kişiselleştirilmiş teklifler, yıldönümü promosyonları ve özel içerikler markanın akılda kalmasını sağlar.
Bu yaklaşım, her etkileşimin bir sonrakini bilgilendirdiği, deneyimin doğal ve alıcıyla ilgili hissettirdiği sürekli bir etkileşim döngüsü yaratır.
Düşündüğünüzden Daha Kolay
Kişiselleştirmeyle ilgili en büyük efsanelerden biri, bunun karmaşık veri setleri ve son derece sofistike bir altyapı gerektirdiğidir. Gerçek şu ki, özelleştirilmiş veya kişiselleştirilmiş bir kampanya oluşturmak şaşırtıcı derecede basit olabilir. Yalnızca birkaç veri parçasıyla, her alıcıya özel ve alakalı hissettiren bir kampanya oluşturabilirsiniz.
Bu yüzden küçükten başlayın ve önemli olana odaklanın. Birçok başarılı kampanya sadece 2-3 temel değişkene dayanır. Evet, izniniz varsa bir isim kullanabilirsiniz. Ancak daha sonra başka veri noktaları arayın. Müşterilerinizi ve potansiyel müşterilerinizi alıcının şehrine veya mahallesine atıfta bulunarak selamlamak, bir yazının kişiye özel ve alakalı hissettirmesini sağlayabilir. Verilere erişiminiz varsa, belirli bir kişinin ne satın aldığına değil, benzer profillere sahip kişilerin ne satın aldığına bakın. İfade edilen ilgi alanlarına dayalı temel segmentasyon bile bir iletişimin son derece özelleştirilmiş hissettirmesini sağlayabilir.
Sadece birkaç değişkene odaklanarak, birçok kişinin kişiselleştirmenin gerektirdiğini düşündüğü karmaşıklık olmadan, doğrudan postadan tabelaya kadar birden fazla formatta özel içerik oluşturabilirsiniz.
GDPR Uyumluluğu: Her Şey Şeffaflık ve İzinle İlgili
Birçokları için GDPR uyumluluğu hayalet gibi dolaşıyor. Ancak GDPR kurallarına uymak, kişiselleştirme ve özelleştirmeden tamamen vazgeçmek anlamına gelmiyor.
Temel bilgilerle başlayın. Serbestçe kullanılabilen demografik verileri kullanmanın ötesine geçecekseniz, kişiselleştirilmiş kampanyalar başlatmadan önce müşterilerin verilerinin nasıl kullanılacağını anladıklarından ve onaylarını aldıklarından emin olun. Yalnızca kampanyanızı yürütmek için ihtiyaç duyduğunuz verileri toplayın. İşleri fazla karmaşıklaştırmaya gerek yok; yalnızca birkaç temel değişken uzun bir yol kat etmenizi sağlayabilir. Alıcılara istedikleri zaman kişiselleştirilmiş iletişimlerden vazgeçme seçeneği sunun. Mümkün olan her yerde verileri takma ad kullanarak veya şifreleyerek müşteri bilgilerini koruyun.
Veri toplama ve kullanımı şeffaf ve etik bir şekilde ele alındığında, kişiselleştirme herkes için bir kazan-kazan haline gelir.
The Personalisation Experience’daki SmartHub Konferansının açılış oturumunda, bu tür kampanyalar için birçok başarı öyküsünden bazılarını göstereceğiz. On yıldan uzun bir süredir aynı veri ve hedefli iletişim yaklaşımından yararlanan Belçikalı bir şirketin hikayesi var. Bir başka hikaye ise bir derneğin kişiselleştirmeyi nasıl kullandığına odaklanıyor. Bir diğeri ise tabela ve etiketlere bakıyor.
Kişiselleştirme artık “sahip olunması gereken” bir şey değil, yıllar süren etkileşim ve sadakati artırabilecek rekabetçi bir farklılaştırıcıdır. Avrupa PSP’leri ve markaları, küçük adımlarla başlayarak, yalnızca birkaç veri değişkeninden yararlanarak ve GDPR ile uyumlu kalarak, birden fazla kanalda uzun kuyruklu kişiselleştirmenin gücünü ortaya çıkarabilir.
FESPA’ya katılıyorsanız, kendi işinizde kişiselleştirmenin gücünden yararlanmanıza yardımcı olacak gerçek dünya örneklerini ve uygulanabilir stratejileri görün. Sorularınızı da getirin; bir sonraki kampanyanıza ilham verecek pek çok fikrimiz olacak!
Baskı sektöründe 30 yılı aşkın deneyime sahip bir uzman olan Pat McGrew, danışman, yazar ve konuşmacıdır. Strateji, iş akışı ve teknolojiye odaklanarak OEM’lere ve baskı şirketlerine danışmanlık yapıyor. Kendisi aynı zamanda en iyi uygulamaların ve baskıda kadınların savunucusudur ve çok sayıda sektör ödülü ve sertifikası bulunmaktadır.